İdrak

Hareketin sebebi idrak, tetiği niyettir. Bu ikisi olmadan çıktığınız yolda taşıma suyla değirmen döndürürsünüz. Ruhunuzun coşkusu yoksa hareketinizde, kutlama da olmaz sonunda. Zoraki çalışmalarda başarı olmaz mı? Olur elbette. İrade ve çalışkanlık yüksek değerlerdir. Başarılı olabilirsiniz ama kutlama değildir o. Kutlama coşkusuz, dermansız ve zorlanmaktan tükenmiş ruhla olmaz. Tüm yüreğinizle çıkmışsanız yola, yolun kendisi en büyük kutlamadır aslında.

İdrak, gördüğünüz, duyduğunuz, okuduğunuz, bildiğinizin özvarlığınıza değdiği ve bir izlenim yarattığı andır. Ne kadar geniş açılı bakar, derin öğrenir, anlam arar, bilirseniz, o kadar büyük ve uzun soluklu idrak edersiniz. Bu bilerek idraktir, farkındalığa yelken açma halidir.

“Aziz dost! Şunu iyi bil ki, duygu aklın, akıl da ruhun esiridir. Ruh, esiri olan aklın bağlı elini çözünce, akıl, en zor ve karışık işleri kolayca yapabilir. Takva, hevanın iki elini bağlayınca, Cenab-ı Hak aklın iki elini çözer. O zaman akıl, seni idare etmeye başlar, senin kumandanın olur. Önceleri sana hakim olan duygular, senin mahkumun olur, senin buyruğun altına girer.” der Mevlana.

İdrak gerçekleştiğinde aklın bağlı eli çözülür. Noktalar birleşmiştir artık. Bu çözülme beraberinde muhakeme ve kararı, arzuyu, peşisıra niyeti getirir. Bu arzu ve niyetin derinliğidir seni hareket ettiren, geleceğini oluşturan.

“İdrak, görgü ve deneyim oranında genişler; düşünce, eylem ve iyi niyet ise idrâk oranında doğru yollarda gerçekleşir.”

Bedri Ruhselman

Hayatınıza ve kendinize değer veriyorsanız, durun, düşünün, anlamaya çalışın, anlayamıyorsanız sorgulayın, araştırın, okuyun, dinleyin, öğrenin, coşkuyla deneyimleyin.. Her zaman "kendimin en yüksek ifadesi ne olurdu? " sorusuna cevap arayın. Size engel olan, sizi sabote eden "ben"lerinizi keşfetmek için kendinizi gözlemleyin. Empati kurarak yaşayın. Her sefer bir üst versiyonunuza geçebilmeniz için köprüdür idrak. Kurun köprüleri...